logo

“Ne Duruyorsunuz, Dijitalleşsenize!”

Erkut Altındağ

Erkut Altındağ
erkutaltindag@gmail.com
“Ne Duruyorsunuz, Dijitalleşsenize!”

Arabanız kendi kendine park ederken, siz apartmanınıza giriyor ve evinizin kapısını açıyorsunuz. İçeriye geçip bilgisayarı çalıştırıyorsunuz. Mars’ta Nasa’nın robotu ilerlerken, son derece gelişmiş ölçüm cihazlarıyla canlı hayat formu izi ararken, siz evinizde internetten, Mars’taki robotun göndermiş olduğu fotoğrafları inceliyorsunuz. O sırada çok samimi bir arkadaşınız sizi arıyor ve şu anda Miami’de tatil yapmakta olduğunu söylüyor. Siz de buna inanmıyorsunuz ve arkadaşınızdan Miami’de bulunduğunu ispat etmesini istiyorsunuz. O da size cep telefonuyla çekilmiş resmini gönderiyor, renkli ekranlı cep telefonunuzdan bunu kontrol ediyorsunuz. Görüşmeden sonra yoğun iş temponuz ve tatile çıkamamanın verdiği özlemle bir iç çekiyorsunuz. Belki iyi bir filme rastlamak umuduyla duvarınızdaki plazma televizyonunuzu açıp en son haberleri dinlemeye başlıyorsunuz. O da ne? Segway piyasaya sürülmüş. Artık evden işe bu minik mobil cihaz sayesinde güvenli bir şekilde, çok ucuza gidebileceksiniz. Hem de büyük bir keyifle! Tam bu haberi dinlerken robot köpeğiniz Aibo gelip paçanızdan çekiştiriyor, size şarjının bittiğini, hemen şarj olması gerektiğini söylüyor. Köpeğinize, gidip kendini şarja takması gerektiğini söylerken kapı çalıyor. Yakınınızdaki bir süpermarketin görevli elemanı, yanında bir sürü malzemeyle gelmiş. Tropik meyvelerden tutun da peynir, zeytine kadar. Tam bu siparişleri sizin vermediğinizi söyleyecekken, aklınıza buzdolabınız geliyor. Evet, buzdolabınız dolapta eksilen ürünleri tespit etmiş ve hemen internet bağlantısı sayesinde en yakın süpermarkete bunları sipariş etmiş.

Tüm bunlar bir bilim-kurgu hikayesi değil. Bu gerçek, hem de tam bizim hayatımızın içinden alınmış. Eğer iyi bir işiniz var ve iyi de kazanıyorsanız tüm bu elektronik cihazları alabilmeniz mümkün. (Ama gerçekten iyi kazanıyor olmalısınız) 2004 yılında olsak bile, biraz harcamayla kendinizi 2150’de hissedebilirsiniz. Tüm bu teknoloji, 1990’ların başından itibaren kendini katlayarak hızlandı ve gelişti. Ondan öncesine de gidilebilir tabi ama son 15 yıldaki teknolojinin ilerleme hızı sizi de şaşırtmıyor mu?

Star Trek dizisinin ilk bölümleri çekilirken, acaba dizinin senaristi, yazdığı senaryodaki bir çok bilim-kurgu öğesinin 35-40 yıl sonra gerçeğe dönüşeceğini bilebilir miydi? Uzay Yolu dizisinde hepimiz, mürettebatın iletişim cihazlarına hayrandık. Ama şimdi aynı cihazı bize verseler burun kıvırırız. Çünkü bir çoğumuzun cebinde fotoğraf çekebilen, radyo dinleyebildiğiniz, dahası internete bağlanabildiğiniz telefonlar var. Bunlar basit bir sesli-iletişim cihazından çok daha ileride bir teknolojiyi temsil ediyor.

Peki ya geminin bilgisayarlarına ne demeli? Şu anda bile Yapay Zeka (Artificial Intellegience) konusundaki gelişmeler o kadar ilerledi ki, internet üzerinden bile bir çok yapay zekayla derinlemesine sohbetlere girebiliyorsunuz; Atılgan’da bu teknoloji mevcut muydu? (Merak edenler www.alicebot.org adresinden Alice ile konuşabilirler). Diğer teknolojileri de çıkartırsak, sadece ışınlama ve uzak yerlere seyahat konusunda biraz sıkıntı var gibi gözüküyor. Ama bu hızda ilerlersek, 50 sene sonra her şey çözülmüş, bu teknolojiler de keşfedilmiş olacak.

Bu ilerlemenin bir sınırı olacak mı? Eğer aynı kulvarda bir çok özel şirket varsa ve rekabet kızışırsa, teknolojik ilerleme de çok yüksek bir hızda gerçekleşiyor. Buna örnek olarak son yıllarda cep telefonlarının teknolojik gelişimini gösterebiliriz.

Sınır, biraz da ekonomik boyutlarda kendini gösteriyor. A.B.D. bile uzay programlarının bütçelerini ciddi oranlarda kısmak zorunda kaldı. Bunun nedeni aslında bu işin getirisinin sadece bilimsel buluşlar olması ve ticari kazanca hızlı bir şekilde dönüşmemesi. Ama bunun da çözümünü yakın bir zamanda bulurlar. Peki siz bu teknolojik dünyanın neresindesiniz? Genelde Türkler cep telefonu merakları nedeniyle mobil iletişim sektöründe pek de geride sayılmazlar. Eğer bu yoğun ilgiyi diğer alanlara da gösterebilirsek, sadece tüketim yönünden değil, üretim açısından da ismimizden söz ettirmeye başlayabiliriz. Kulağa ilginç gelse de, meclisimiz uzay çalışmaları konusunda bazı yasalar çıkartmaya başladı bile. Mesela ilk uzay gemimizin adı “Fatih”, Ay’da bir üs kurarsak da üssün adı “Atatürk” olarak isimlendirilecekmiş. Tüm yeni cihazları alabilecek durumda değiliz, ama gelişmeleri takip edemeyecek kadar da ilgisiz olmamalıyız. Artık bilgi çağında yaşıyoruz, bir habere ulaşmak sadece saniyeler sürüyor. Bu çağda, değişimi sadece evlerimizde ve eşyalarımızda değil, kafalarımızda da yapmalıyız. İşte o zaman Uzay Üssü Atatürk’ü kurabiliriz…

Kendi kendine park edebilen BMW Jeep: 60.000 $

İnternet bağlantılı, ortalama özellikleri olan bir bilgisayar: 1.000 $

Philips 72 Ekran Plasma televizyon: 3.000 $

Sony Aibo-ERS 7 Modeli: 1.400 $

Segway : 4.950 $

Samsung Kameralı Cep Telefonu: 400 $

İnternet Bağlantılı Buzdolabı: 1.500 $

(Fiyatlar amazon.com‘dan ve markaların kendi sitelerinden örnek olarak alınmıştır).

Etiketler: » » » » »
1872 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

1+6 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Sosyal Medyada Dunning-Kruger Etkisi

    01 Aralık 2023 Köşe Yazıları

    Sosyal medya, günümüzde bireylerin düşüncelerini, duygularını ve bilgilerini paylaşmaları için popüler bir platform haline geldi. Fakat bazen sosyal medya üzerindeki tartışmalar ve bilgi paylaşımları Dunning-Kruger etkisi ile açıklanabiliyor. Sosyal psikologlar David Dunning ve Justin Kruger’ın ortaya çıkardığı bu önyargı ile kişiler bir hayalî üstünlüğün bilişsel önyargısı ile ilişkilendiriyorlar. İnsanların yetersiz olduğu durumları fark edememesi hali olarak da açıklanabilir. Bu durumda olan insanların yeterlilik düzeylerini nesnel olarak de...
  • DJI Air 3: İki Ana Kamera İle Geldi

    01 Ağustos 2023 Köşe Yazıları

    Yeni DJI Air 3, çığır açan ikili ana kamera sistemiyle dikkat çeken bir drone. DJI Air 3, 46 dakikaya varan uzun pil ömrü ile de öne çıkıyor. Gelişmiş pil teknolojisi sayesinde tek bir şarjla uzun süreli uçuşlar mümkün olurken, pilin hızlı bir şekilde şarj olabilmesi de özel bir ayrıntı. Bu gelişmeler sayesinde DJI Air 3'ü uzun uçuşlar yapmak isteyenler için ideal bir seçenek haline getiriyor. Ayrıca Air 3, her yöndeki engelleri hem algılıyor hem de bunlardan kaçabiliyor. Kullanılan çift kamera, daha uzun uçuş süreleri ve gelişmiş güvenlik gibi...
  • YouTube’da Herkese Açık Kullanıcı Adı Nedir?

    01 Ekim 2022 Köşe Yazıları

    YouTube’un herkese açık kullanıcı adı, kullanıcıların sizi bulmasına ve sizinle bağlantı kurmasına yardımcı olan yeni bir özellik olarak dikkat çekiyor. Kanal adından farklı olarak, herkese açık kullanıcı adı her içerik üretici için benzersiz olacak. Böylece YouTube'da kişiye özgü kimliğinizi daha kolay oluşturursunuz. Kullanıcı Adları ve Kanal URL'leri Herkese Açık Olacak Herkese açık durumda olan kullanıcı adınız kanal URL'lerinde görünecek. Kişiselleştirilmiş olan URL, herkese açık kullanıcı adı için genel olarak belirleyici olacak. Herk...
  • Dışarıda Halka Açık Wi-Fi Kullanıyor musunuz?

    01 Mayıs 2022 Köşe Yazıları

    Evinizin dışında kendi mobil ağınızdan bağımsız halka açık Wi-Fi kullanıyorsanız risk altında olabilirsiniz. Burada en büyük risk veri hırsızlığına maruz kalmanızdır. Hele bir de bu WiFi ağı üzerinde oturum açtıysanız kullanacağınız verinin cinsine göre bu verilerin ve hesabınızın ele geçirilmesi an meselesidir. Halka Açık Wi-Fi Kullanırken Çok Dikkat Siber korsanlar kullandığınız internet servisinin özelliğine göre sizin oturum açarken kullandığınız şifrelere ulaşabilecekleri gibi banka bilgileriniz, özel belgeleriniz ve yaptığınız e-posta...