Son Dakika
Cerebrum Tech ve Togg Arasında Yapay Zekâ Alanında İşbirliği
Bülent Akar, sahibinden.com CTO’su Olarak Atandı
Öncü Karaoğlan, BYD Türkiye Bayi Yönetimi Direktörü Oldu
Robotik Sektör Buluşması Doğuş Üniversitesi’nde Gerçekleşti
Türk Telekom, WiFi HaLow Teknolojisini İlk Kez Test Etti
DoktorTakvimi ve Medrics Arasında Dijital Sağlık İçin İşbirliği
Başlığı ilk gördüğünüzde ekonomik kriz nedeniyle süpürge reklamı aldığımı düşünebilirsiniz. Hatta ürünün modelini bile yazdığımı, sizi en yakın mağazaya yönlendirdiğimi sanabilirsiniz. Ancak durum çok farklı; yakın bir gelecekte gerçekleşebilecek bir evrenlerarası savaştan bahsedeceğiz. Bilindiği üzere geçtiğimiz haftalarda dünyaya 1.500 ışık yılı uzaklıkta biliminsanlarının açıklayamadığı ve bir megayapıya benzeyen cisim tespit edildi. Bu cisme KIC8462852 adı verildi. İnsan mühendisliğinin ötesinde olduğu hemen anlaşılan bu nesne, akıllı bir medeniyet tarafından inşa edilen bir enerji küresi olarak isimlendirildi. Bazı araştırmacılar büyük bir kuyruklu yıldız olduğunu, bazıları bir astroid kuşağı veya galaksilerarası bir toz bulutu olduğunu, bazıları ise hatalı ve yanıltıcı bir görüntü olduğunu iddia ettiler. Bir megayapı olduğunu iddia eden biliminsanları bunu bir Dyson Küresi’ne benzettiler. Dyson Küresi, bir yıldızın veya gezegenin üzerine inşa edilebilen ve enerjisini daha güçlü bir enerjiye çeviren devasa yapılar olarak adlandırılmaktadır. Olaf Stapledon’un bir bilimkurgu eserinde isimlendirilen Dyson Küresi, Kardeshev ölçeğindeki türlerin tespit edilmesi için de kullanılabilir. Kardeshev Ölçeği, üç tip enerjiden bahseder: Birinci tür sadece kendi gezegeni üzerinde enerji üretip kullanabilen akıllı medeniyetleri simgeler. İkinci tip kendine yakın bir yıldızdan güç sağlar. Üçüncü tip ise en gelişmiş teknolojiye sahiptir ve tüm bir galaksiden enerji sağlar.
Dyson Küresi gibi yapıları aramaya çalışmak, uydular göndermek veya insanlı seyahatler yapmak beraberinde önemli bir tehlikeyi de getirmektedir. Gelişmiş bir medeniyetin bu girişimleri farketmesi durumunda, eğer karşı tarafın düşmanca bir niyeti varsa hiç şansımız yok demektir. Çünkü, böyle bir devasa yapıyı inşa edebilecek teknolojiye sahip bir medeniyet bizi evren üzerinden hiç bir iz bırakmadan silebilir. Asıl soru, böyle güçlü bir medeniyet ile tanışmak bizi ileriye mi götürecektir, yoksa sonumuz mu olacaktır? İnsanoğlu olarak hayatta kaldığımız sürece enerji tüketimimiz gelişen teknolojiye bağlı olarak sürekli artacak. Daha kaliteli bir hayat yaşamak istiyoruz; daha hızlı ulaşım, daha hızlı bilgisayarlar, daha uzun bir hayat… Hatta şu anda hayal bile edemediğimiz yeni teknolojilerin ortaya çıkacağını da biliyoruz. Ancak tüm bunları önünde duran bir engel var: Biz, yani insanoğlu!
Fantastik bilimkurgu romanlarında Dünyamızın geçmişte çok ileri bir medeniyet düzeyine sahip olduğu ve doğal felaketler, saldırılar, savaşlar sonucu bu medeniyetin sıfırlandığı anlatılır. Bununla ilgili bazı kavimler ve kayıp kıtalar gösterilir. Mayalar, Mu Kıtası, Atlantis gibi hikayelerin temelinde bu felsefe vardır. İnsanoğlu öyle bir gelişir ki, kendini yokedebilecek bir seviyeye gelir ve bunu yapmaktan çekinmez. İlk başta her şey huzurlu ve adaletli bir toplum, suç oranlarının düşmesi, tıbbın ilerlemesi içindir. Ancak mutlak güç geliştikçe mutlak yozlaşma da başlar. Bu durum beraberinde toplumlar için çöküş dönemini getirir. Dyson Küresi ise insanoğlunun varoluş sürecine yeni bir bakış açısı katabilecek bir buluş olurdu. Böyle bir keşif yapsaydık, incelemek için gemi veya uydu gönderseydik ve bu akıllı medeniyet bizi tespit etseydi; bizimle temasa geçtiklerinde amaçları ne olurdu? Uydularımızın hava sahalarını ihlal etmesinden dolayı tek bir atışta gezegenimizi patlatırlar mıydı? Seçilmiş bir ekip gönderip tüm teknolojilerini bize açarlar mıydı? Ya da bizi görmezden gelip, önemsiz olduğumuzu düşünüp umursamazlar mıydı? Tüm bu soruların mevcut durumda hiç bir cevabı olmadığını bilsek de, yakın bir zamanda evreni keşfetme isteğimizin somut sonuçlara ulaşacağını hesaba katmalıyız. Olası bir karşılaşma durumunda dünya dışı yaşam formlarının bize ne yapacaklarını önceden tüm ihtimalleri hesaba katarak değerlendirmeliyiz. Yanlış tercihler, bu akıllı medeniyetin Dünyanın tüm doğal kaynaklarını süpürmeye başlamasına sebep olabilir. İşte o zaman insanoğlunun durumu ironik bir şekilde süpürge reklamına döner…
Etiketler: Dyson Küresi » Kardeshev Ölçeği » KIC8462852 » Olaf StapledonİLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
01 Ekim 2024 Köşe Yazıları
01 Aralık 2023 Köşe Yazıları
01 Ağustos 2023 Köşe Yazıları
01 Ekim 2022 Köşe Yazıları